Uyumlu mükelleflere vergi indirimi
6824 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 4'üncü maddesi ile Gelir Vergisi Kanunu'nun yeniden canlandırılan mülga mükerrer 121. maddesinde yer alan vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi uygulamasına ilişkin usul ve esaslara ilişkin Maliye Bakanlığı görüşü, 301 sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliği ile açıklandı.
Uyumlu mükelleflerin hesaplanan gelir ve kurumlar vergilerinden %5 oranında yapılacak indirim uygulamasından, aşağıda değineceğimiz koşulları da taşımaları kaydıyla;
- Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile
- Finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri, emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabileceklerdir.
Bu mükelleflerin indirim uygulamasından yararlanabilmesi için;
1) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin de kanuni süresi içerisinde ödenmiş olması.
Burada söz konusu beyannameler, sadece gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri olmayıp, mükellef tarafından verilmesi gereken diğer beyannameleri (örneğin KDV beyannamesi veya muhtasar beyanname) de kapsamaktadır. Dolayısıyla bu beyannamelerden doğan vergilerin de süresinde ödenmiş olması gerekmektedir.
Burada beyannamelerin süresinde verilmiş olması önemlidir. Bu beyannamelerle ilgili olarak sonradan düzeltme veya pişmanlık beyanında bulunulmasının bir önemi yoktur. Tabii ki, bu ek beyannamelerden doğan vergilerin de süresinde ödenmiş olması gerekmektedir.
Bu koşul açısından geçmiş dönemler için yapılacak bir şey olmamakla birlikte mükelleflerin 2018’de ödeyeceği vergiler açısından sürelere dikkat etmeleri gerekmektedir.
2) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması.
Bu koşulun sadece gelir ve kurumlar vergisi ile sınırlı olarak anlaşılmaması gerekmektedir. Beyana tabi bütün vergiler için mükellef hakkında ikmalen veya re’sen yahut yahut idarece tarhiyat yapılmamış olması gerekmektedir.
Öte yandan mükellefin indirimden yararlandığı yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde verdiği beyannamelerde doğru matrah beyan etmediği gerekçesi ile mükellef hakkında ikmalen veya re’sen yahut yahut idarece tarhiyat yapılması halinde de indirim hakkı koşulları ihlal edilmiş olacağından, yararlanılan indirim tutarı söz konusu tarhiyatın kesinleşmesinden sonra cezasız olarak geri alınacaktır.
3) Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dâhil) 1.000 Türk Lirası'nın üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması.
Beyan üzerinden alınmayan vergilerin borçları (örneğin motorlu taşıtlar vergisi borcu gibi) ile vergi dairelerine ödenmeyen vergi borçları (emlâk ve belediye vergileri yahut gümrük vergisi borçları gibi) burada 1.000 liranın hesabında dikkate alınmayacaktır
4) Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanunu'nun 359'uncu maddesinde sayılan fiillerin işlenmemiş olması
Söz konusu mükelleflerin hesaplanan gelir ve kurumlar vergisi üzerinden hesaplayacakları indirim tutarı için kanunda, 1.000.000 TL üst sınır çizilmiştir.
Vergiye uyumlu dürüst mükellefler için öngörülen indirim uygulamasını yukarıda özetledim. Bu konuda örnekli açıklamalar için 23 Aralık günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 301 sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliği'ne bakılmasında yarar vardır.